diş eti tedavisi
Badge field

Diş Eti Hastalığı Türleri Nedenleri Nelerdir? Diş Eti Hastalığı Tedavi Yolları

Published date field

Türkiye’de milyonlarca kişide diş eti hastalığı bulunmaktadır, ancak çoğu insan bu ciddi enfeksiyona sahip olduğunun farkında değildir. Periodontal hastalıklar diş eti dokusu enfeksiyonlarıdır ve bu hastalıklar dişleri destekleyen kemiğin tahrip olmasına neden olurlar. Diş eti hastalığının önemli bir göstergesi, vücudun kendini enfeksiyondan koruma, kollama ve savunma yolu olan iltihaplanmadır. İnsanın diş eti hastalığının belirti ve semptomlarını fark etmesi önemlidir. Diş eti hastalığı tedavisi için farklı tedavi yöntemleri bulunmaktadır.

Diş Eti Hastalığının Nedenleri Nelerdir?

Periodontal hastalığa, dişlerin etrafında sürekli olarak oluşan yapışkan bir film olan bakteri plağı neden olur. Dişlerin çevresinde oluşan bakteri plağı birikintisi, diş eti dokusunun altına ilerleyebilir. Bakteri plağı zamanla buraya yerleştiğinde, tartar olarak bilinen diş taşına (kalkülüs) dönüşür. Sağlıklı bir ağızda diş eti dokusu ile kemik, dişlerin etrafına güvenli bir şekilde oturur; fakat, periodontal hastalık ortaya çıktığında, kemik ve diş eti dokusu hasar görür ve dişlerin etrafında cepler oluşur. Zaman ilerledikçe, bu cepler derinleşir bu da bakteri plağının yerleşmesini ve gelişmesini kolaylaştırır. Bakteri plağı, günlük diş fırçalama, diş ipi kullanımı ve rutin diş temizliği ile uzaklaştırılabilir ve bunların hepsi diş eti hastalığı riskini önlemeye yardımcı olabilir.

Diş Eti Hastalığı Kimleri Etkiler?

Ülkemizde birçok insanda diş eti hastalığını bulunmaktadır. Periodontal hastalık hem çocukları hem de yetişkinleri etkilemektedir. Centers for Disease Control and Prevention'ın araştırmasına göre Amerika'da yaklaşık olarak 64.7 milyon kişide periodontitis bulunmaktadır. Periodontal hastalık, kadınlara oranla erkeklerde daha yaygındır. 30 yaş ve üstü yetişkinlerin yüzde 47,2'sini topluca etkileyen farklı periodontal hastalık türü vardır. Hem çocuklar hem de yetişkinler arasında periodontal hastalığın en sık görülen ve yaygın olanı diş eti iltihabıdır. Diş eti enfeksiyonu görülme sıklığı yaşla birlikte artar; esasında, 65 yaş ve üstü yetişkinlerin yüzde 70,1'inde periodontal hastalık vardır.

Belirti ve Semptomlar

Periodontal hastalık ağrısız da gerçekleşebilir; bu nedenle, aşağıdaki belirtilere dikkat etmeniz gerekir:

  • Kanama: Dişleri fırçalarken veya diş ipi kullanırken diş etlerinin kolayca kanaması.
  • Şişkinlik: Diş etlerinde şişlik, kızarıklık veya hassasiyet.
  • Çekilme: Dişten uzaklaşan diş eti dokusu.
  • Ağız kokusu: İnatçı ağız kokusu veya ağızda kötü tat hissi.
  • Dişlerin sallanması: Daimi dişlerin ileri geri hareket etmesi veya yön değiştirmesi.
  • Dişlerin düzgünce kapanmaması: Isırma sırasında alt ve üst dişler arasındaki ilişkilerin değişmesi.
  • Bölümlü (parsiyel) protezlerin tam oturmaması: Bölümlü protezlerin oturuşunda değişiklik.
  • İltihap: Diş ve diş etleri çevresinde gözle görülür iltihaplanma.
  • Çiğnerken ağrı: Yiyecekleri çiğnerken keskin veya hafif ağrı.
  • Dişlerde hassasiyet: Dişlerin sıcağa veya soğuğa karşı aşırı hassas olması.

Katkıda Bulunan Faktörler

Stres, kalıtım ve yaş gibi periodontal hastalığa yakalanma riskinde artışa katkıda bulunan bazı faktörler vardır. Tütün ürünlerinin kullanımı, ağız hijyeni eksikliği, yetersiz beslenme ve obezite, diş etlerini etkileyebilir. Ayrıca gençlerin, oral kontraseptif kullanan kadınların ve hamile kadınların, vücutlarının hormonal seviyelerindeki değişiklikler nedeniyle periodontal hastalığa yakalanma olasılığı daha yüksektir. Bakteri plağı; çarpık dişlerin, zayıf oturan köprülerin ve aşınmış veya çatlamış dolguların etrafında tutunabilir. Kanser tedavisinde kullanılan ilaçlar, steroidler, bazı kalsiyum kanal blokerleri (KKB) ve bazı anti-epilepsi ilaçları gibi bazı ilaçların kullanımı periodontal hastalığa katkıda bulunabilir.

Oral-Sistemik Bağlantı

Bilimsel kanıtlar, bazı sistemik hastalıkları periodontal hastalıklarla ilişkilendirmektedir. Araştırmalar, periodontal hastalığa sahip bireylerin kalp hastalığına yakalanma riskinin arttığını göstermektedir. Solunum hastalıkları, akciğerlere çekilen ve zatürreye neden olabilen oral bakteriler nedeniyle periodontal hastalıkla ilişkilendirilmiştir. Araştırma bulguları, diş eti hastalığı olan erkeklerin pankreas kanserine yakalanma olasılığının yüzde 54, böbrek kanserine yakalanma olasılığının yüzde 49 ve kan kanserlerine yakalanma olasılığının yüzde 30 olduğunu göstermiştir. Diyabet hastaları, diyabet ve kan şekeri seviyesinden kaynaklanan komplikasyonlar nedeniyle periodontal hastalığa daha yatkındır. Periodontal hastalık ile inme arasındaki ilişkiyi gösteren birkaç çalışma bulunmaktadır. Araştırmalar çenede kemik kaybı ile osteoporoz (kemik erimesi) arasında bir bağlantı olduğunu da göstermektedir.

Diş Eti Hastalığı Türleri

Farklı periodontal hastalık türleri vardır, ancak en yaygın olanları şunlardır:

  • Kronik diş eti iltihabı: Diş eti iltihabı, kızarıklık ve kanama ile kendini gösteren geri dönüşümlü, daha hafif bir periodontal hastalıktır. (Diş eti iltihabında kemik kaybı oluşmaz.)
  • Agresif periodontitis: Kısa sürede hızlı diş eti parçası kaybı ve kemik yıkımı.
  • Kronik periodontitis: Periodontitisin en yaygın ve ilerlemiş şekli olup, yavaş yavaş ilerlemektedir.
  • Nekrotizan periodontal hastalık: Dişi ve destekleyen kemiği çevreleyen diş eti dokularının ölümünden (nekroz) kaynaklanan bir enfeksiyondur. (Yaygın belirtiler arasında rahatsız edici koku ve ağrılı diş eti kanaması vardır.)

Diş Eti Hastalıkları Tedavisi

Tanı konduktan, hastalığın prognozu (sonucu) belirlendikten ve tedavi planını kolaylaştırma işlemlerinden sonra diş hekimi veya periodontist belirli yöntemler önerebilir. Periodontal hastalıkla ilgili tedavi yöntemlerinden biri, el aletleri, sonik ve ultrasonik aletler kullanılarak kök yüzeylerinden bakteri plağının ve diş taşlarının (tartar) uzaklaştırılmasını sağlayan diş yüzeyi temizliği ve kök yüzeyi düzleştirmesi ya da cerrahi olmayan periodontal tedavi işlemi ile gerçekleştirilir. Diş yüzeyi temizliği ve kök yüzeyi düzleştirmesi işleminden sonra genellikle antimikrobiyal ilaçlar gibi tamamlayıcı tedavi işlemleri uygulanır.

Diş yüzeyi temizliği ve kök yüzeyi düzleştirmesi işlemine ilave olarak bazen lazer tedavisi yapılır. Diş taşı birikintilerinin güvenli bir şekilde uzaklaştırılması için periodontal işlemler esnasında her lazer farklı dalga boyu ve güç seviyesi kullanır. Başka bir tedavi şekli ise hem sistemik hem de lokal ilaç verilmesini içeren farmakolojik tedavidir. Periodiktitin ilerleyişini yavaşlatmak veya durdurmak için sistemik antibiyotikler kullanılır; bununla birlikte lokal uygulama, diş eti sağlığını iyileştirmek için periodontal ceplerde kontrollü uygulama sağlayan kemoterapötik ajanları (kimyasal maddeler) içerir. Bakteri plağının ve diş taşlarının uzaklaştırılmasıyla ilgili daha iyi erişim sağlamak, diş eti dokuları oluşturmak ve ceplerin derinliğini azaltmak için cerrahi tedavi yöntemleri kullanılır. Periodontal hastalık nedeniyle dişleri destekleyen kemik tahrip olduğunda kemik ve doku kaybını yenilemek için rejeneratif cerrahi tedavi yöntemleri uygulanır. Hasarın bir kısmı, kayıp dokunun ve kemiğin yenilenmesi ile tersine döndürülebilir.

Diş Kontrolü

Yılda en az bir kez rutin diş kontrolü yapılmalıdır, ancak yukarıdaki semptomlardan herhangi birini yaşadığınızda daha sık yapılmalıdır. Diş eti sağlığınızın durumu diş hekimi, periodontist veya diş hijyenisti tarafından kapsamlı bir değerlendirme yapıldıktan sonra belirlenebilir. Diş yüzeyi temizliği ve kök yüzeyi düzleştirme işleminden veya cerrahiden sonra diş eti sağlığı durumunun ve daha fazla cerrahi gerekip gerekmediğinin değerlendirilmesi amacıyla takip ziyaretleri yapılmalıdır. Yeniden değerlendirme işlemi, diş yüzeyi temizliği ve kök yüzeyi düzleştirme işleminden dört hafta sonra yapılmalıdır. Her üç ila dört ayda bir rutin bakım ziyaretleri yapılmalıdır.

Ağız sağlığı ile ilgili daha fazla öneri ve ipucu almak ister misiniz?

Kayıt Ol